01-03-2016 : ENGELLİ BEYİNLİLER.

 

 

>> BU ÜLKEDE YALNIZCA BEDENSEL ENGELLİ İNSANLAR YOK, BU ÜLKEDE ÇOĞUNLUKLA ENGELLİ BEYİNLİ, İDARECİ VE SİYASETÇİLERDE VAR.YİNE ACI OLAYLAR, VE SONRADAN ALINMAYA ÇALIŞILAN ÖNLEMLER.YALNIZ BİR YANGINDA DEĞİL HER ORTAMDA HER İŞ KOLUNDA YAŞADIĞIMIZ HER OLAYDA BU EKSİKLİKLER NE YAZIK Kİ MEVCUT,

> Bir olay olur, sonra müdahale olur?

> Birçok insan ölür, sonra güvenlik önlemi alınır?

> Herhangi bir saldırı ya da terör eylemi olur, sonra önlem alınır?

> Deprem olur heyelan afet olur, sonra önlemler sıralanır?

> Asker ölür polis ölür, sonra değerle anılır?

> Maden kazaları iş kazaları olur, sonra önlem alınır?

> Her türlü olay bu ülkede olur, nedense sonradan harekete geçilir, sonradan düşünülür?

 

>> Bir örnek vereyim, devlet hastanesine işim var diyerek epeyce girdim çıktım. Antalya gibi bir şehir hastanesinde bir tane girişte güvenlik yok, yeminle bir tane gördüm dışarıda oturuyor ne yaptığı belli değil, buna benzer örnekler her yerde var. Avm,lere gidin ve bakın girişte otolara gaz kullanılıyor mu diye bakılır gerisi hikaye. Devlet birimleri tapu dâhil aklıma gelmeyen birçok örnekler mevcut. Bakın bu ya da buna benzer her türlü olumsuzluklarda olay olur önlem sonra alınır. Hastaneler tembellerle dolu dr iyi bakmıyor, görevli işini iyi yapmıyor. Film için beklerken görevli yoktu, birçok insan bekliyordu, bebekli bir bayan ve zor tutuyordu bebeğini sevdim 5,6 aylık ve kolu kırılmış annesi söyledi. Bu durumda bile onca zaman beklerken memur yok, konuya el atıp bir odaya girdim vallahi 10, ya da 15 görevli boş oturuyor saat 14,30 sıraları bağıra çağıra telefonla memur bulundu ve karşımızda pişkin pişkin bir sesle kendini savunuyordu. Demem oki bu veya buna benzer beyni engeli insanlar her yerde oturuyor. Kapıdan girer girmez evrak kabuldeki 2 orta yaşlı boş otururken genç bir kızın evrakımı yanlış karaladığını gördüm ve tepki gösterdim. O kadar önemli evrakı geri çevirecek duruma getiren bu kişide o işi bilmeyen biriydi. Neler neler, üzerine siz koyun ne diyeyim. 18 aylık askerlik yapan geri zekâlıdır diyen bir eski milletvekilini kulaklarımla duyunca, bu insanlara ben geri zekâlı demiyorum sadece engelli beyinliler diyebiliyorum.

 

>> Şimdi ise sıra bende, be hey beyinsizler, be hey aklı sonradan çalışanlar. Ben önceden diyeyim sizin beyinleriniz sonradan çalışıyor ise, bırakında önceden düşünen, önceden müdahale eden beyni engelsiz idareciler bizleri yönetsin. Topluma faydalı icraatlarda bulunsunlar. Ey beyni olmayan engelli sınıfı bazı görevli ve idareciler. Bu ülkede sizler gibi tembel sizler gibi toplumu sonradan anımsayan, sonradan hatırlayan siyasetçi ve idareciler. Sizlere söylüyorum bu ülkede yalnızca bedensel engelli insanlar yok, bu ülkede çoğunlukla engelli beyinli, idareci ve siyasetçilerde var.

 

>> Bazı toplantılarda siyasetçilere bakıyordum herkes kendinden ezik insanları arayıp onlara hükmettiğine şahit oluyordum. Engelli denilen bazı insanlara özellikle yakınlaşarak gösterişte bulunmak adına foto çektirdiğini gözlemedim. Aslına bakıldığında hoş bu tür insanları gerçekten değer olarak gördüklerinden değil, sırf bu tür insanlara zafiyet duyup onları kendi eksiklerinden dolayı yakınlaştıklarını düşündüğümü belirtmek istiyorum. Belki bir psikoloji analizi denilse de, gerçeklik payının oldukça yüksek olduğunu düşünüyorum. 1992 de geçirdiğim bir kaza neticesinde de gerek açık öğretim eğitimimde gerekse sağlık kurumlarında öncelikle özürlü, son zamanlarda da engelli yazılmasını emin olun ben kendim istememiştim. 1992 de kazamın raporu sonucunda SSK kurumlarının raporu doğrultusunda bu böyle resmileşmiş olsa da, kendimi hiç bir zaman eksik olarak kabul etmediğimi rahatlıkla belirtmek istiyorum. Asıl acı olan ise yine kopan parmaklarımı geri zekâlı beyni özürlü bir doktorun yanlış asitli suya atmış olmasından kaynaklanmış olmasıdır.

 

>> Yukarıdaki analizimi açıklamaktan gurur duyuyorum. Son zamanlarda engelsiz, engelsiz, engelsiz reklamlarını herkes duymakta aslında devletin ya da yetkili stk yani sivil toplum kurumlarının asli hizmeti olması gereken işlerinin, nedense bu toplumun bireylerine sanki lütufmuşçasına verdikleri hizmetlerden reklam ve çıkar beklediklerini tüm Türk halkı gözlemlemektedir. Olmadık sahte gösterişlerle prim meselesi sayılan bu tutumları bizzat görmekten utanç duyduğumu belirtmek istiyorum. Ayrıca hiç bir bedensel engellinin bedensel sağlıklı insanlardan daha da anormal olmadıklarına her konuda bizzat gözlemlediğim ve bizzat yaşayarak tecrübe ettiğimi belirtmek istiyorum.

 

>> ŞİMDİ GELELİM ŞU ENGELLİ BEDENLERİN KARŞITI ENGELLİ BEYİNLİLERE. Yukarıda belirttiğim gibi bu ülkede yalnızca bedensel engelli insanlar yok, bu ülkede çoğunlukla engelli beyinli, idareci ve siyasetçilerde var. Evet, ne yazık ki çoğunluklada bizleri bu tür insanlar yönetmekte olduklarını üzülerek belirtmek istiyorum. Sırf paraları ya da nüfusları olması dolayından bir yerlere gelerek bizleri yöneteceklerini söyleseler de, aslında çıkarları nedeniyle buralarda oldukları da ne yazık acı bir gerçektir. Bu tür bazı insanlar topluma en büyük zararı çoğu insanlardan daha tembel be beceriksiz, ya da aslında akıllarından dahi yoksun olduklarını tüm toplumsal insanlar görmektedirler. Şimdi derseniz ki neden bu insanlar tarafından idare ediliyoruz bu trajikomik soruyu ise ne yazık ki cevaplamanın okuyucular tarafından daha iyi cevaplanacağını düşündüğümü belirtmek istiyorum.

Daha önceki yazılarımda da hep belirttiğim gibi ülkemizin ana sorunlarından biridir bu tür insanların bizleri yönetmeye çalışması.

 

>> Acınacak bir durum olsa da bu tür basiretsiz örnekleri üzülerek onaylayıp veya seçerek toplumun başına da geçirenlerin yine bizler olduğunu belirtmek istiyorum.

Kendilerini reklam ya da başka etkenlerle bizlere seçtirenlerin çoğunun engelli beyinliler olduğunu savunarak onlara hakaret değil doğruyu söyleyerek bir nebze iyilik ettiğimi dile getirmeyi uygun görüyorum. Bana ya da benim gibi birçok insana olmadık mantıksız yaklaşımlarda bulunanların topluma yöneticilik yaparken ne yazık ki zamanlarını üreterek değil, boşa vakit geçirerek bir şekilde saltanat içerisinde yaşadıklarını ben gibi herkes görmektedirler. Bir olay olmadan, bir sorun sonradan ortaya çıkmadan, hiç bir iş yapmayan birçok olumsuz örnekleri çoğumuz görmekteyiz. Bu tür insanları da bu mevkilerde ya da makamlarda bulunmalarına da ses çıkartmamanın da insanca bir tutum olmayacağını düşündüğümü belirtmek istiyorum.

 

>> Yukarıda da tek tek örneklediğim gibi, Bir olay olur sonra müdahale olur. Birçok insan ölür, sonra güvenlik önlemi alınır. Herhangi bir saldırı ya da terör eylemi olur, sonra önlem alınır. Deprem olur heyelan afet olur, sonra önlemler sıralanır. Asker ölür polis ölür, sonra değerle anılır. Maden kazaları iş kazaları olur, sonra önlem alınır. Her türlü olay bu ülkede olur, nedense sonradan harekete geçilir, sonradan düşünülür. Hadi bir tane insan çıksın ve bana desin ki bu tür insanlar beyin olarak engelli değiller. Emin olun çoğu için demiyorum lakin çoğunun azıda olsa, çoğu bedensel engelli insanlardan daha da vahim olarak beyinlerinin engelli olduklarını düşünüyorum. Bu konuda da yanlış diyecek olunursa Avrupa da ya da bazı dünyanın örneklerinde olduğu gibi psikolojik bir test yapılsın çoğunun yetersiz olduğu ortaya çıkacağına da adım gibi emin olduğumu belirtmek istiyorum.

 

>> Dünyaya baktığımızda her konuda ileriye gitmek için uğraş gösteren ülkeleri görünce insan imreniyor. Bunun karşısında ülkemizde olmadık olumsuzlukları görmeye devam ediyoruz. Topluma örnek olması için imkânım elverdiğince ( TOPLUMSAL BİRLİK PROJESİ ) oluşturmaya çalışıyorum. Bunun için yazı ve düşüncelerimi hazırlayarak bu olumsuz duruma bir nebze faydam olsun diyerek çalışmalarımı sürdürüyorum.  Peki, nereye ve nasıl ulaştırırım diye içim içimi yiyor. Nedeni ise kimlere doğru dürüst proje veya düşünce iletmeye çalışırsak çalışalım yüzümüze bakmayan insanları görünce şevkim kırılıyor ve ciddi üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum. Bir milletvekiline soru sorduğumda da bana aklına projene düşüncene bu partinin ihtiyacı yok, paran varsa vekil olursun dediğinde de başımdan kaynar suların döküldüğü hissine kapılmıştım. İşte acı tablo bu, bizleri yönetenlerin dahi aklından şüphe edersek, doğru tespit içinde olduğumuzu varsayabiliriz.

 

>> Televizyonlara iyi bakın analiz edin ve örnek verin, Tv sahipleri reklamlarla olmadık saçma yarışmalarla ne yapmak istiyorlar lütfen iyi düşünelim. Bizleri çocuklarımızı, sert bir söylemle, düşünmeyen eleştirmeyen, sorgulamayan bir toplum yapmak istiyorlar, aciz ve sırf tüketen ama üretmeyen bir nesil yetiştirip yalnızca düşünmeden oy veren ama eleştirmeyen sorgulamayan bir nesil? Yazık vallahi yazık ben milletimin akıllı çalışkan ve üretken, sevgi ve saygı dolu bir toplum olması için elimden geleni yapmak istediğimi en içten duygularımla belirtmek istiyorum.

 

>> Amacımın kimseye hakaret etmek olmadığını belirterek toplumun akıllı zeki ve çalışkan üretken yöneticilere ihtiyacı olduğunu vurgulamak amacı ile bu konuyu ele aldığımı belirtmek istiyorum. Ve biri bana bedensel engelli olarak görüyor ise, bende onları beyinlerinin engelli olduklarını en sert bir söylemle dile getirmeyi uygun görüyorum. Konunun yalnız benimle ilgili olmadığını toplumun birçok kesimini ilgilendirip yazıma konu ettiğimi tekrardan belirtmek istiyorum. Hak eden ve toplumu var eden kim ya da kimler olursa olsun bedensel ya da beyin olarak engelli ya da engelsiz görülmesinin yanlış olduğunu her zaman savunmuşumdur. Lakin yeterli zekâya, akıllı becerikli idareci veya yöneticiler tarafından da yönetilmeye hakkı olan bir toplumun parçası olmak istediğimi de, önemle vurgulamak istiyorum.

 

>> Her zaman dediğim gibi hak ve adalet olgusu içinde, çalışkan, üretken, becerikli insanlar olmak için elimizden geleni yapmalıyız. Yapamayanlarında bizlerin haklarını gasp edip bu makamlarda yetersiz olarak oturmalarında esefle kınıyorum. Bizlere laik yönetici ve idareciler istiyorum. İşlerini iyi yapan hakkıyla çalışıp hizmet eden çalışanlar umut ediyorum. Bu tür insanlar için gerekli eğitim ve öğretimin en kısa zamanda hakkıyla öğretilip sonra hizmet sektörüne katkı sağlanmasını yetkililerden talep ediyorum.

Vatanıma milletime bayrağıma devletime her daim saygı ve sevgilerimi sunarak, tüm toplumsal kardeşlerime de sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

( saygılarımla Ünal duran ) Not: bütün yazılarıma yorum ve önerilerde bulanabilirsiniz. Bu öneriler beni daha özverili bir şekilde yazmamı sağlayacağını umuyorum. Mail bölümünden önerilerinizi bekliyorum.