01-12-2015 : İNSANIN BİR HEDEFİ GERÇEKLEŞTİRMEK İSTEDİĞİ BİR HAYALİ OLMALI.

 İNSANIN BİR HEDEFİ GERÇEKLEŞTİRMEK İSTEDİĞİ BİR HAYALİ OLMALI. 

>> Türkiye cumhuriyetinde yaşıyoruz ve bu kelimeleri bilerek iyice düşünerek yazdığımı söylemem gerekir. Bizzat ne sağcı, ne solcu, dindar, alevi, Sünni, Türk, Kürt, Laz, vs, vs, her türlü görüşe sahip biri olabilirim, sizlerde öyle ama bu yazımın bunlarla hiç bir alakası yok yalnızca insani bir tarafı var ve ( SİZLERİDE İLGİLENDİREN BİR KONUSU VAR ) şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki bizler bu ülkenin bir toplumuyuz ve bu toplumu oluşturan aynı haklara sahip bir ülkede yaşıyoruz. Hep derim ve diyeceğim hepimiz eşitiz. Bu eşitlik hak ve adalet olgusu ile eşit olduğumuz söylense de, üreten çalışanın mücadele edenin elbet ki artı hakları doğmaktadır bunu da belirtmek gerekir. Evet, okumayan bir toplum olduğumuzu her zaman vurguluyorum. Hatta beni de bu konuda yargılayanlar oluyor memnun oluyorum ve okumaya anlamaya çalışıyorum. Bazen yazılarımda belirtirim, OKUMADAN ANLAYAMAZ, DİNLEMEDEN İSE KARAR VERMEMELİYİZ. ANLAMADAN, GÖRMEDEN, DEĞER VERİP YORUM YAPMAMIZ İSE KESİNLİKLE DOĞRU DEĞİLDİR.

>> Evet, öyle bir ülkede yaşıyoruz ki okuduğumuz kitaplarda hedef, hayal, azim, gayret, vs yazsa da, bizlere fikir veriyor örnek veriyor olsa da, bu örnek yazılardaki öneriler veya fikirler kesinlikle bizim yaşadığımız ülkede ne yazık ki geçerli olmadığını üzülerek vurgulamak istiyorum.
ŞİMDİ SORUYORUM, Birisi kalksın ve desin ki ben namusumla yaşıyorum, dürüst ahlaklı çalışıyorum ve hedeflerime, hayallerime kavuştum, hatta tüm amacıma da ulaştım. Zannetmiyorum buna kimse ülkemizde hiç de olumlu yanıt vereceğini kesinlikle düşünmüyorum. Beyin göçü, insan yeteneği göçü, bizlerde neden çok? Çok iyi düşünmemiz gerekmektedir. Hiçbir yönetici idareci siyasetçi kanalı ile bu konulara parmak basılmadığı gibi, aslında kendi çıkarlarını düşünen bu kesim yıllar yılı bizleri aşağılamış yok saymış, belki de işlerine gelmediği için hiçbir hedef gaye ya da hayale ulaşılmasına da imkân verilmemektedir. Kısa bir zaman oldu çok ciddi bir siyasi tecrübe ettiğimi ve bu yazıya da örnek olacak yaşanılmış deneyimleri de örnek vermek istiyorum. Tamda burada benimle çalışan ve şu an vekil olan bir tv,nin sahibinin kızı örneği değil, aynı zamanda zengin bir ailenin oğlu diyerek, ya da ünlü bir siyasetçinin damadı olduğu için bakan olan bir vekili hepimiz ülkenin acı bir tecrübesi olarak izlemiş bulunduk. 6 yaşımda başladığım yaşam yolculuğumda yapmadığım iş güç, tecrübe etmediğim insani bir örnek davranış kalmamıştır. Bu tecrübe ve dolu yanımızı, ben ya da benim gibi nice insanlar topluma çıkarsız hizmet etmek kullanmak istese de bizleri hiçbir şekilde bir yerlere getirmediklerini herkes çok iyi bilmektedir.

>> Baban zengin, dayın zengin, emmin iyi bir unvan sahibi ise senide bu hayallere zorla ulaştırdıklarını ise cümle âlem bilmektedir. Daha da acısı bile var terörist diye anılan, mafya diye bilinen bir zümre bile bu ülkede itibar gördükçe daha ne anlatayım demek istiyorum. Namuslu olarak yaşamaya çalışsan da ancak insani bir değerle toplumda yer alabilirsin diyenleri duyar gibiyim. Lakin bir hedefin, gayen ve amacın olsa da ne yazık ki bu iç içe geçmiş düzene bulaşıp bu düzende zaten seni bir yerlere getiriyorlarsa vah halimize demek istiyorum.
BİR ÖRNEK vereyim bir arkadaş milletvekili seçildi ve şu an mecliste, ben değil yanımda şahit olanlarda vardı ve anlatmak istiyorum. Bu insanlarda ben gibi çalışıyormuş gibi gözükse de, aslında çoktan yerini garanti haline almışlar ki o kadar rahatlardı. Ne proje nede çalışma göstermelerine gerek bile yoktu. Yalnızca konuşarak överek olan şeylerİ tekrar etmelerine rağmen belirli bir zümrede bu insanların arkasında olduğunu bizzat şahit olmuşumdur. Basit bir gözlemde bile bir engellinin sırasına neden alıyorsun dendiğinde bile pişkin pişkin güldüğünü bizzat gözlemlemiştik. Düşünelim ve buraya gelene kadar ben deyim 1000 sizler deyin 1500 kişiye vaatler veren bir insanın topluma verecek ne gibi çalışmaları olabilir çok merek ediyorum. Bu basit matematik bile bizler gibi hayal kurup, herhangi bir hedefinin olamayacağını çok acı bir gerçeklikle kabul etmek zorunda kaldığımı belirtmek istiyorum.
Başka bir örnek ise toplumdan olsun, her hangi bir insan okuyor çalışıyor, çalışıyor ne sahibi olabiliyor, ya da ne kadar hak ettiği yaşama sahip olabiliyor? Bence hiçbir zaman bu koşullarda beklediği hedefe ulaşılacağını düşünmüyorum. Bu ülkede hedefleri için namuslu çalışan ve kıt kanaat geçinen çok önemli bir kesimin olduğunu herkes çok iyi bilmektedir. Bu tür haksızlıkların devam ettiği sürede de ülkemizin 2 ileri 3 geri, 2 ileri 1 geri olarak gelişimini çok zor sağlayacağını düşünüyorum. Kesinlikle siyasi değil herkes bir baksın ve araştırsın ne zamandan beri ne kadar vergi veriyoruz? Hangi kalemlere ne kadar oranla vergi ödüyoruz? Ve ne zamandan beri bu oranlar aynı? Ya da bizler için hangi vergi oranları faydalı olarak düzenlendi? Bu basit bir soruydu ve kimseyi zorlamamak için daha fazla örnek vermeye de gerek duymuyorum.

>> Çok acı ama üstünlüğe inanmasam da toplum üstün görünen kesime karşı zafiyet duymakta, kendilerinin bu kesimlerden daha da aşağı olmadığının farkına vardığında zaten bu ülke istediği hedefe ulaşacağı konusunda da hiçbir şüphe duymuyorum. Değişsem mi ne diye düşünüyorum ve insan olarak utandığımı her bir yaşamsal örneğimde vermeye çalışıyorum. Çok acı ama çok acı, bu ülkede hiçbir insan hak ettiği için istediği yerde olduğuna inanmıyorum. Sahte diplomalar, haksız ehliyetler, çıkar için elde edilmiş mevkiler vs, çok üzülsem de elimden geleni yapmaya çalışsam da yeteri kadarını yapamadığımı düşünüyorum.
Herkes gibi çoğu insan gibi insanın bir hedefi gerçekleştirmek istediği bir hayali olmalı desem de, bu ülkede bu sistemde çok zor olduğunu çok iyi biliyoruz. Onurlu, namuslu, doğru, dürüst toplum olmaya çalışarak bu gururu taşımaya devam ettiğimizi vurgulamak istiyorum.

>> Bu kadar dokunaklı yazsam da vatanımdan ve her çeşit toplumun olduğu bu ülkemde yaşamaktan gurur duyduğumu belirtmek istiyorum. Ayrıca her daim haykırmaya devam edeceğim gerçekleri de belirterek tüm Türkiye cumhuriyetinde yaşayan her bir Türk halkına hangi düşünceye sahip olsalar da, Yüce yaratıcımız ALLAH ( c.c ) Gücü ve kudretine sığınan bizlerin elbet bir gün hakka ve hukuka sahip olacağını, hak edenlerinde inşallah hak ettikleri yerlere geleceği temennisinde bulunmak istiyorum. Sevgi sahibinin kaynağı adına, ALLAH Adına sevgilerimi iletiyorum.

( saygılarımla Ünal duran ) Not: bütün yazılarıma yorum ve önerilerde bulanabilirsiniz. Bu öneriler beni daha özverili bir şekilde yazmamı sağlayacağını umuyorum. Mail bölümünden önerilerinizi bekliyorum.