NEREDEN GELDİĞİNİ VE NASIL GELDİĞİNİ ASLA UNUTMAYACAKSIN.
>> Bazen mutlu olmak için olmadık nedenler ararken, olmadık zamanlarda ise mutlu olmaya neden bulmamız hiçte zor olmuyor. Ne kadarda zor bir hayatımızın olduğunu düşünüp kahrederken, bu günkü zor şartların yada daha rahat bir halde olmamızın nedenin eski zorluklardan kaynaklandığının farkına varabiliyoruz. Bir çok insan hep mutlu ve huzurlu bir yaşamın içinde bile huzursuz ve mutsuz olduğunun farkına varıp, hep daha zengin hep daha varlıklı, hep daha beklentilerde boğulmakta ve olmadık hastalıkların içerisinde boğuşup kalmaktadır. Nereden geldiğimizi hatırladığımızda ne kadar zor şartların bizleri daha diri ve daha güçlü yaptığı ise fazlaca mutluluk verici bir duygu olduğunu söyleyebilirim. Daha 6 yaşında hayata atıldığınızda hayatın ta kendisinde bulunduğumuzun farkına yeni vardığımızı ise itiraf edebilirim. Bir çok zorluğun kötü bir şey olduğunu herkes söylese de benim bu zorluklardan mutluluk çıkardığımı söylemem ise garip gelebilir, belki garip ama yanlış olmadığını ise ısrarla vurgulayabilirim. Ne kadar zor olsada bu zor ve sıkıntılı yaşamanın sonunda ise kolay yaşamamızı sağlayanın ise geçmişte çektiyimiz zorlukların olduğunu bir çok insan yaşadığı tecrübelerden bilmektedir. Belki biraz dramatik ama 28 yaşında çokta acı bir anınız olunca güçlü kalmazsanız yaşamanızında zor olacağını anlamışta olabilirsiniz. Bir çok insan yaşamakla yaşamamak arasında kalmıştır, bunların çoğu ise kolay ve varlıklı bir hayat süren insanlarda görülmüştür, o kadar alışmışlar ki basit ve varlık içinde yaşamaya biraz zoru görünce yaşamın zorluğuna dayanamayıp neredeyse intiharı dahi seçebilmektedirler. kendimden biliyorum hayat ne kadar zor olursa olsun anlamı o kadar değerli gözükebiliyor. konunun başında nerden geldiğini ve nasıl geldiğini unutmayacaksın derken bugünün değerinin o günlerde nerden geldiğinle alakalı olduğunu vurgulamak istememdendir. Yalnız mutlu yada güçlü olmakla alakalı değil ama toplumsal yaşamında örneklerinde hep bu geçmişteki acılarla dolu olduğunu biliyoruz. Tabi ki yokluklarla dolu tecrübelerin ise farklı insanlara bir nasihat yada iyi bir örnek olması hasebiyle, bir şekilde aktarım gerektiğini düşünerek ve yazarak paylaşmaya çalışıyorum.
>> Yaşam tecrübelerimizin bizleri daha güçlü ve olgunlaştırdığı gerçeği ile, toplumsal görevimizin de burada öne çıkması gerektiğini düşündüğümden bu kadar önemli bir kesiminde ben gibi yaşadığını düşünüyorum. Türkiye toplumunun çoğunluğu benim gibi olduğundan bu insanları kendimle eş olarak görüp neler yapabileceğimi hep düşünmüşümdür. çoğu insan beni tanımadan yada toplumu tam analiz edemeden benim neden toplumsal bir görev almaya çalıştığını ise şu yazıları okumuş olsalar, beni daha iyi anlamış olacaklardır diye düşünüyorum.
>> Bu konuya daha uzun bir zaman değinmek zorunda kalacağımı üzülerek vurgulamak istiyorum, nedeni ise bu konu en büyük hayalimdi topluma yaşam örneğimle hizmet etmek, bu hizmeti ise onların haklarını arayarak sanki yaşamsal borcumu ödemiş olacaktım ve onları temsil ederek bir şekilde görevimi yerine getirecektim. Evet bu soru temsil sorusu yani milleti temsil etmek vurgusuydu bu soru, ne yazık ki bizler gibi insanlar bu acı dramatik toplumsal yaraları iyileştirmek için görev isterken, bir çok basit hayatı yaşamış kolaycı kesimin sermayedarlarının ise bizleri yok saymasını çok iyi gözlemekteydim. isimleri siyasi parti ve bu partilere çöreklenmiş ve oradan kalkmayan hayatsız insanlar olarak gördüğümü belirtmekten gocunmuyorum. daha ne yaşamışlar ki topluma ne verebilirleri sorgulamadan yerlerini önceden garanti etmişler ve bizleri, benim gibileri ise yok sayarak aslında asıl yaşam değerlerini yoksaydıklarının farkına ise ne yazık ki varamamaktadırlar diye düşünüyorum.
>> Nereden geldik bu konuya diye düşünebilirsiniz? Lakin toplumun sesi olmaksa insanın amacı buraya isteyerek istemeyerek gelinebiliyor. dikkat ederseniz hiçbir şu bu görüş değil, insani görüş olarak buraya kadar yazarak geldiğimi fark edebilirsiniz. toplumsal sorumluluk böyle birşey ne sağ ne sol, nede o bu görüş tamamen insani ve yaşanmış gerçeklerden toplanılan tecrübe ve olgunluk görüşünün topluma aktarılma ihtiyacı dersek daha doğru bir amaç olacaktır. Bazı siyasi kişilerin torpil ve dayatma ile bazılarını kendi yerlerine koymalarının ana temeli de buradan çıkacak örneklerle aydınlanmanız mümkün olabilir, kendi yerlerine kendi gibilerini koymalarının ana nedeni de her şeyin kolay ve basit olması isteğinde yatmaktadır. Neden kolay insanlar zor toplumu yönetmeye çalışır ki aklım almıyor. sen ne gördün ki topluma ne vereceksin demekten kendimi alamıyorum. 26 yaşında bir kız yada erkek düşünün, eline diken dahi batmamış acı nedir bilmiyor, nasıl olurda topluma temsil hakkı verilir aklım almıyor ? haksızlıklara geleceğim lakin hangi birinden başlayayım çok zor, bu konunun sonu olsun ve haksızlıklara sonra değinirim diye yazımı toplayıp sonraki yazılarımda daha geniş yazmak istiyorum. Bu yazımın konusunun ana teması NEREDEN GELDİĞİNİ VE NASIL GELDİĞİNİ UNUTMAYACAKSIN evet kim yada kimler olurlarsa olsunlar nerden ve nasıl geldiğinin önemini unutmayıp topluma örnek olması için paylaşarak acı ve sıkıntıların ne kadar önemli olduğunu anlatmış olacaklardır. Ben ise acizane bir şeylerde tuzum olsun diye bu hatıra ve örnekleri paylaşmak istedim. Toplumsal sorumlululuğun önemini bilerek bu satırları karaladım, hata ve kusuruyla her zamanki dediğim gibi yazar olmak için değil örnek olmak adına kaleme aldığım bu yazılar ile sıradan halkın sesi olmaya devam etmeye çalışıyorum.
>> Bu yazının sonrasında devam edeceğim bu yazının ikinci devamında, ne kadar basit yaşamların sahiplerinin bizleri yönettiğinin gerçeklerini yazacağımı belirtmek istiyorum. bu yaşamların ne kadar basit ve içi boş olduğunu ve hiç saydıkları bizlerin yaşamlarının kendilerinde olamayacağı gerçeği ile bu tür boş yaşamlılara var gücümüzle var olduğumuzu hala yok olmağımız gerçeklerini iletmemiz gerektiğini vurgulayacağım.
>> Ne demiştik zorluklarla yaşayan insanlar, basit yaşamış insanlara göre daha güçlü ve daha dolu olabiliyorlar ve nerden geldiğini ve nasıl geldiğini kolay kolayda unutmuyorlar. Bizlerin ise topluma mesaj olarak vereceği örnek ise, NEREDEN GELDİĞİNİ VE NASIL GELDİĞİNİ ASLA UNUTMAYACAKSIN.
