01-04-2016 : BİRAZDA İYİLİK YAPMAK VE İYİ OLMAK ÜZERİNE.

 

 

BİRAZDA İYİLİK YAPMAK  VE İYİ OLMAK ÜZERİNE.

>> Eleştirisel olmanın ne anlama geldiğini okuyanlara bırakarak aynı duyarlılıkla yazmayı uygun gördüğümü belirtmeliyim. O kadar çok güller laleler yani burada naneler yazan var ki, doğruları ve hayatın gerçeklerine biraz olsun parmak basmanın daha seviyeli olacağını düşünerek bu denli eleştirisel yazmaya devam ediyorum. Bir ara şiirler yazmıştım, hala ara sırada yazdığımı söyleyebilirim. Oldukça duygusal ve kırılgan bir yapım olmasına rağmen, kolay kolay kırılmayan biri olduğumu da belirtmeliyim. Hayat şartları kırdıkça yordukça kırılmamayı yorulmamayı öğrenebiliyorsunuz. Ayrıca duygularınızın baskısı altında daha gerçekçi olabiliyor daha güçlü olarak hayatla mücadele edebiliyorsunuz.

>> Bu günkü konu yine sıradan ve yine süslü püslü sözler olmadığını belirtmeliyim. Toplumsal görevin herkese örnek olmak olduğunu hep savunmuşumdur. Çok yakında bir iş görüşmem vardı, benim teklifimden önce bana edilen teklifin çok daha kazançlı olduğunu anladığımda, ilk düşüncem şu oldu, Mademki doğrulukla yaşayacağım mademki milleti temsilen yaşamayı seçtim, hemen açıklayarak arkadaşımı yumuşatmayı seçtiğimi insani bir gururla açıkladım. Bu açıklamada yarı yarıya yakın karım artmasa da mutlu olduğumu belirtmeliyim. Arkadaşıma bak ben aslında bu hakların karşılığında yarı yarıya eşit hak istiyordum dediğimde hayretle şaşırdığını gözlemlemiştim. Olsun varsın az olsun hakkıyla olsun diyerek mutlu bir iş görüşmesinden amacım olan insani ve hak ve adalet ölçüsü ile ayrıldığımı belirtmeliyim. Bu örneği anlatarak da aslında topluma ne kadar duyarlı olunması gerekliliğini anlatmak istedim. Yoksa hiçbir zaman bencil olarak övgü ya da alkış beklemediğimi de belirtmeliyim.

>> Bir toplantıdayım, bir görüşmede, ya da bir açıklama yapılan alandayım. Etrafıma bakıyorum en yüksek mertebeden en alt seviyedeki insanlara ve gözlem yapıyorum. Yanlış yapıyorsam düzelteyim, doğru nasıl ise örnek alıp doğru davranayım diyorum. Bu gözlemlerimden bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Yalnız bu toplantı değil gözlemlerim genel olarak bahsedeceğim. Genel olarak baktığımda kolay kolay bir toplantı insani geçmiyor, beyin yıkayan insan avı misali birilerini alkışlamak ve oradan biraz olsun ekonomik olarak nasıl nemalanırım meselesi diyebilirim. Her yerde olduğu gibi son zamanlarda bir siyasi karmaşa devam ediyor, bir reklam furyası azgın şekilde etrafa saldırıyor. Kimseyi affetmeyen her dakikası para kokan reklamlar. Beyinlerimizi yıkayan yarışmalar ve bu yarışmaları yapanların zenginlik üstüne zengin olduğu gerçeği ile yaşamaya devam ediyoruz. Reklamlarla yaşayıp reklam kokuyoruz ve bu gerçekleri birileri bizlerden saklamaya çalışıyorlar. Ne bileyim belki de gerçeklerle yüzleşemeyeceğimizi düşünüp sahte ve yalan dolu dünyalarında bizleri oyalıyorlar. Açıkçası başkada bir analizin aklıma gelmediğini söylemeliyim. Siyasilerin çıkar çekişmeleri bir yana, kavgaları bir yana, bir çıkar zengini yarışmalarla toplumu uyuturken, başka bir çıkar gurubu dinle imanla yalanla dolanla, ırk kavgası ayağına toplumunu ateşe atanları söylememede gerek yok. Her gün şehit haberleri, olmadık savaş ortamı operasyon diyerek bizlere yutturduklarını ise sağır sultan biliyor. Toplumu geliştirmek tamamen bir hikâye, ülkeyi geliştirmek ise önce koltuk kaygılarından geçiyor ve herkes iyi olmak yerine kötülükle yaşar durumda diyebilirim.

>> Hani birçok Müslümanlar var ya, birçoğu da kalbi temizler var ya evet toplumda bunlardan çok ama iyilik kavramının eksikliğini ülkemde azımsanacak kadar azalmasından şüphelerim var. Sahte ve çıkar dolu reklam kokan yardım ayaklarının bizlere hiçbir şey ifade etmediğini belirtmeliyim. Evet, belki yardımı aldığını zanneden insanların aslında bunun altında çıkarlarla dolu sahte davranışların olduğunu gördükleri gün zaten toplumda gelişmeler olduğu gerçeğini herkes görmüş olacaklardır. İyilerin iyiliklerin azaldığını gördüğüm gerçeğini herkesin gözü önüne koymam gerektiğini düşünüyorum. Din olgusu içinde Müslüman olup da gerçek bir Müslüman olarak göremediğimiz o kadar kötü örnekler var ki. Kalbi temiz ayağına kalbi kara ve kötü kalpli o kadar insanlar var ki anlatamam.

>> Sıradan bir insan kavramını her bir platformda, her bir yazımda veya düşüncelerimde açıklamaya çalışıyorum. Bu örneği verdiğimde aslında bu söylemin ne kadar önemli ve toplumsal bir yanının olduğunu anlayabilirsiniz. Hep deniyordum ve her zamanda denedim şu gerçeği ne yazık ki çok iyi anlamış bulunuyorum. Sen sıradan bir halksan sen ben normal bir vatandaşım dediğinde ve bu şekilde yaşadığında ne yazık ki kimse senin yüzüne bakmıyor seni insan yerine dahi ne yazık ki koymuyorlar. Belki kinayeli belki biraz olsun sert bir söylem olsa da bu durum hiç değişmiyor ve değişmeyeceği gerçeği beni çok ama çok üzüyor. İnsan haklarımı okumaya başladığımda sıradan halkın hiçbir anlamlı bir değerinin olmadığını anladığımı söylemeliyim. Bizleri iyilik edasıyla önemsediğini söyleyen cumhurbaşkanımızın dahi yok saydığı sıradan insan kavramını bizzat deneyerek test ettiğimi açıklamak istiyorum. ALLAH adını vererek bu yazılarımın hiçbir siyasi yanı olmadığını yeminle ve şeref yeminiyle açıklamak istiyorum. Ülkemizdeki yenilikleri fark etmeye çalıştığımda 1992 yılları arasıydı, her bir yeniliği ve söylemleri kafama yazarak bazen de not ederek, bu güne geldiğimde her bir sözlerinde cumhur, kavramını öne alan cumhurbaşkanımıza inanarak oy verdiğimi utanmadan sıkılmadan iyi bir niyetle verdiğimi her zaman çekinmeden söylemişimdir. Peki, hiç mi hakkı yok bu toplumdaki sıradan insanların? Hiç mi değeri yok ki yalnız oy alırken var sayanların bizlerinde bir isteği olduğunda sende kimsin? Sen kimsin? Kavramı ile yok sayılıyoruz? Bunu anladığımda ise bana biri yok sen sıradan değilsin dediğini duyduğumda çok üzülmüştüm. Sıradan olmanın erdemini ve değerini daha ne kadar anlatabilirim ki? Benim amacımın tüm toplumu var eden değerleri öne çıkartmak olduğunu milletvekili olmaya çalıştığımda her bir platformda açıklamaya çalışmıştım. Ne yazık ki en büyük mevkii örnek verirken aslında en alt mevkilerden de bu durumu görmemiz mümkündür.  Yukarıdaki iyi olmak kavramını anlatırken buraya konu edeceğim iyilik kavramı da çok önemli olacaktır. Kim ya da kimler olursa olsun iyi olmak yerine kullanmayı seçtiğini ben değil herkes görmektedir.

>> Bana göre iyilik her yerde olmalı herkeste olmalı doktorundan avukatına, savcısından hâkimine, hamalından işçi veya patronuna, milletvekilinden başbakan ya da en üst merci olan cumhurbaşkanına dahi iyiliği örnek almalarını en önemli dikkatle tavsiye ediyorum. Beni yok sayan her kim olursa olsun aslında her bir sıradan insanı önemseyeceğini düşünmüyorum. Bazen de çoğunun iyilik kavramını unutup din ya da dinsiz tavırlarla topluma örnek olamadığını düşünüyorum. Bana göre iyilik her şeydir ve birdir her şeyde olması gereken var olan bir insani gerçekliktir. Kendi dinimizin dahi iyilik olgusunu farz kılmasını ben en önemli farz olarak yaşamaya çalıştığımı belirtmek istiyorum. Bizlerin var olabilmesinin örnek olacak bu tür önemli makamlardaki insanların yapacağı iyiliklerle mümkün olduğunu düşünüyorum. İyi örnek olacak bu insanların bizden üstün olmadığını ve eğer ben üstünüm diyorlarsa da iyi olmadıklarını düşünüyorum. Toplumu yok saymak yerine kendi iyilik olgularını gözden geçirmelerini şiddetle tavsiye ediyorum. En basit iyiliğin herkesi eşit görüp zarar vermemeleri gerekirken benim sıramı çalan bir milletvekilinin kötü bir örnek olduğunu düşünüyorum. İnsani haklarımızı, düşüncelerimizi, fikirlerimizi önemsemeyen veya yok sayan kim ya da kimler olursa olsun iyi olmalarını en acil bir şekilde gerekli olduğunu arzu ediyorum.

>> Bu yazıda kendi dinimden ahlaken sorumlu olduğumu bilerek toplumsal olsun diyerek genel yazmayı uygun gördüğümü belirtmeliyim. İnsan ya iyidir ya da kötü, İnsan varlığı sebebiyle iyi olmayı hangi dinde olursa olsun benimsemeli ve bu değerle yaşamaya çalışmalıdır. Çoğu farklı insanlarda gördüğüm iyi taraflara hayran bakarken, gerçekten imrenip onlar gibi olmanın gerekliliğini düşünüyorum. Birçok kötü insanların iyilik kavramını tamda anlamadığını düşünüyorum. Bir olan yüce ALLAH herkese iyi olmayı emretmiştir. Kendi adıma iyi olmaya çalışırken istemeden de olsa kırdığım üzdüğüm kötü davranışlarımdan utandığımı itiraf etmek istiyorum.

>> İyi olmayı herkese, iyilik yapmayı herkese şiddetle tavsiye ediyorum. Kim ya da ne olursak olalım iyi olmakla yaşama değer katacağımızı düşünüyorum. Dünyayı yönetsek, her türlü itibar sahibi olsak, ya da dünya kadar malımız olsa ( bir iyiliğin her şeye bedel olacağını düşünüyorum ) Amacımın kimseye yermek ya da yargılamak olmadığını, bir nebze herkese kendini sorgulaması ümidini taşıyarak bu yazıları kaleme aldığımı belirtmek istiyorum. İYİ OLMAK İYİLİK YAPMAK ERDEMİNİ YAKALAMAK ÜMİDİ İLE Saygı ve sevgilerimi tüm insanlık adına yaratandan ötürü herkese iletiyorum. 

( saygılarımla Ünal duran ) Not: bütün yazılarıma yorum ve önerilerde bulanabilirsiniz. Bu öneriler beni daha özverili bir şekilde yazmamı sağlayacağını umuyorum. Mail bölümünden önerilerinizi bekliyorum.